30 Aralık 2016 Cuma

Ne İzledim: The Phone

 Karlı, yağmurlu ,fırtınalı; sokağa adımını atsan bir yerlere uçacakmışsın hissi veren şu günlerde haliyle eve mahkum oldum. Değil dışarı çıkmak camdan dışarı bile bakamıyorum. Hatta bu konuda babamın "Kızım sen vampir misin?" tepkisi de evde meşhurdur.(Adım vampire çıktı.) Neyse... Evde hapsolduysan iki seçenek vardır ya kitap okursun ya da film izlersin. Sıralaması da şöyle; Elektrik varsa film yoksa kitap haha. Bir kitaba başladım bitsin onu da yazarım insAllah.(Uzun sürmez ben sabırsız insanım. O kitap bitecek!)  Film konusunu bloga bakınca anlıyorsunuz zaten. Ne demiştim; her gün bir yeni film modundayım. Gelelim bu defa seçip izlediğim filme (Arada Japon animesi izliyorum artık ama onu saymayacağım. Ya da belki sayarım bilmiyorum.)

THE PHONE...
Direk konusunu özet geçeyim; Çok başarılı bir avukat olan Ko Dong Ho, eşini bir cinayete kurban verir. Gel zaman git zaman cinayetin üzerinden bir yıl geçer. Tam hayatını normale döndürmüşken eksen kayması sonucu ölen eşinden bir telefon gelir. Ve biri 2014'de biri 2015'te aynı katille soluk soluğa mücadeleye girerek cinayeti önlemeye çalışırlar.

ÖHHÖ! BU KISIM SPOILER IÇERIR.
 Öncelikle senaryo benim severek hatta bayılarak izlediğim "Signal" dizisine benziyor. Amma bazı hususlarda Signal'i geçecek kalitede. Signal'de dizi oluşu ve devam edecek olmasiyla bazı olaylar acikta kalmıstı. The Phone'da taslar yerli yerinde. Finali bekledigimden de güzeldi. Basroldeki Ahjussi'yi ilk defa izledim (Son Hyun Joo) kadın başrolde i summun you gold dizisinde sevimliligine hayran kaldığım Uhm Ji Won vardı. Bu filmde de sevimliydi^^ Seviyorum böyle fantastik fimleri. Vurdulu kırdılı aksiyon ve macera filmlerini ama romantik filmlerden pek hazetmiyorum. Niye çünkü ben romantik biri degilim. Olmak da istemiyorum. Herkesten nefret ediyorum.(Hızımı alamadım.) Sevgiler^^





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder