17 Ekim 2019 Perşembe

Strangers From Hell / Taıneun Jiokida / 타인은 지옥이다


Bana göre bu senenin en iyi dizilerinden biri ile karşınızdayım. Hatta şöyle söyleyeyim; benim en iyiler listemde ilk üçe girdi. Çok çok güzel bir dizi ama bir o kadar da korkutucu...

Yer yer gerilip, kendinizi kan deryasında bulabiliyorsunuz. Tam diziye kaptırmışken kendinizi , gelişen hadiselerden psikolojiniz bozuluyor ama bir sonraki bölümü de sabırsızlıkla bekliyorsunuz. 

Bu dizi insanın içindeki sadistliği ve zorbalığı uyandırıyor çünkü bazen çok acayip bir sahnede" oh iyi oldu " diyebiliyorunuz:)) ya da dehşete düşmeniz gereken yerde kahkaha atabiliyorsunuz. Kara komedisi tam benlikti yani:) sadist miyim neyim :))

Şimdi dizinin konusu da şöyle;

Busan'dan çalışıp, para kazanmak için Seul'e gelen delikanlı(Siwan) ucuza kalabileceği bir daire ararken kendini Cennet Pansiyon'da bulur. Fakat daha ilk gününde pansiyon komşularının çok tuhaf insanlar olduğunu fark eder ve huzuru kaçar ama paraya ihtiyacı olduğu için de pansiyondan ayrılamaz. Ve kendini acayip bir hikayenin içinde bulur.

Şimdi film korku/gerilim türünde demiştim. Böyle olunca da karakterler de tam mevzuya uygun, hepsi birbirinden ilginç psikopatlardan oluşuyor. Öyle ki onların varlığı sadece dizinin ana karakterini değil, izleyeni de rahatsız ediyor hatta resmen ürpertiyor.

Oyunculuklara gelince; aslında tek tek bahsetmek gerek ama o kadar uzatmak istemiyorum. İzleyip, kendiniz şahit olun:)

Bu arada beni bilen bilir Lee Dong Wook'tan pek hazetmem ama bu dizide muhteşemdi. Hatta bu rolü ondan daha iyi birinin oynayabileceğini sanmıyorum:) Kendisini alkışlıyorum:))

Lafı daha da uzatmadan, bu diziyi izleyin derim. Evet korku, evet kan gövdeyi götürüyor ama arada değişik şeyler izlemek iyi oluyor. Ama bu dizi çok çok başarılı. Şiddetle tavsiye ediyorum:)

Görüşmek üzere^^

14 Ekim 2019 Pazartesi

Tunnel / 터널


Bazen izlemek istediğim bir dizi/film olduğunda sırf indirmeye üşendiğimden izlemekten vazgeçtiğim oluyor. Maalesef Tunnel de o dizilerdendi. Ayıla bayıla izlediğim Signal'e olan benzerliğinden dolayı da biraz ötelemiştim. Signal'i izlemek isteyince canım, hazır Netflix'te yayınlandığını görünce hemen başladım izlemeye.

Şunu söyleyebilirim ki  bir Signal olmasa da yine de harika bir diziydi.
Zaten polisiye dizilere bayıldığımdan, geçmiş gelecek teması da olunca gerçekten severek izledim.

Dizinin konusu;1986 yılında, kadınları hedef alan bir seri katilin peşine düşen dedektif kendini bir anda 2016 yılında bulur. Gelecekte karşılaştığı tesadüflerle geçmişteki davasına gelecekte de devam eder.

Bu dizi hakkında fazla bir şey yazmak istemiyorum çünkü spoiler verebilirim:) Spoiler vermek istemediğim için de kısa kesiyorum.

Bu arada diziye Signal yazımı etiketleyecektim ama bulamadım. Silinmiş:( Moralim de bozuldu hatta çok bozuldu bunu da belirtmek istedim.

Blogger! yazımı geri ver!!!:(

Diyeceklerim bu kadar.

Görüşmek üzere!^^

Hotel Del Luna / 호텔 델루나


IU'yu fazlası ile sevdiğim, fantastik dizilere de bayıldığımdan heyecanla beklemiştim bu diziyi. Beklediğime de değdi doğrusu. Yani IU yine beni şaşırtmadı:)

Dizinin konusu bana aşırı derece Ruhlarin Kaçışı / Spirited Away animasyon filmini anımsattı. Hatta bir bölümü var ki hepten benzettim ama söylemeyeceğim:) izlerseniz siz de benzeteceksiniz eminim.

Dizi ölen insanların ahirete intikal etmeden önce son konaklamalarını yaptıkları bir otelde geçiyor. IU'da bu Otel'in cadı gibi olan sahibi:))

Huysuzluklarını izlemek çok keyifliydi gerçekten. Bunun dışında dizinin görseli de mükemmeldi diyebilirim. İzlerken kendinizi bir masalın içinde hissediyorsunuz. Dizi her şeyi ile gayet başarılıydı.

Bir tek üzüldüğüm nokta var. Hotel Del Luna, Sulli'nin son yer aldığı proje oldu. (Biliyorsunuz kendisi dün evinde ölü bulundu.)

IU için Hotel Del Luna, başarılı bir iş olmanın yanı sıra çok yakın arkadaşını kaybetmeden önce birlikte yer aldığı proje olarak da hafızasında kalacak.

Neyse efem, çok uzatmadan diyorum ki bu diziyi kesinlikle izleyin çünkü bence kült Kore Dizileri listelerinde yer alacak bir dizi.

Görüşmek üzere^^

30 Eylül 2019 Pazartesi

When The Devil Calls Your Name / Akmaga Neoui Yireumeul Booreul Ddae / 악마가 너의 이름을 부를 때


Jung Kyoung Ho ile Park Sung Woong önce Life on Mars dizisinde birlikte oynamışlardı. Ben henüz o diziyi izlemeye fırsat bulamadığım için bilmiyorum ama uyumlu bulunmuşlar ki tekrar bir dizide birlikte rol almışlar. Bence iyi de yapmışlar çünkü dizinin dengesiz karakteri Ha Rip'i Jung Kyoung Ho'dan başkasının bu kadar iyi canlandıracağını düşünmüyorum. Hele ki dizinin müzikal yönü ağır olduğundan performansıyla hayli başarılı bir iş çıkarmış. Park Sung Woong'un da şeytan rolunun hakkını verdiğini söylemeliyim. Bu adama her rol yakışıyor:) netice itibariyle ikiliyi zevkle izledim.

Dizinin konusu çaresiz insanların, şeytanla ruhları karşılığında dilek diyerek on yıllığına anlaşma yapmalarını konu alıyor. Ha Rip karakteri de bu anlaşmayı yapmıştır ve anlaşmanın süresi dolmak üzeredir. Ha Rip de ruhunu teslim etmek istemez.

Konu kısaca böyle fakat dizide dinsel anlamda çok fazla sakıncalı cümleler kuruluyor. Ben o sahneleri rahatsız olduğum için sararak izledim. Ama siz eğer ben saramam da öyle şeyleri de sevmem derseniz ona göre izleyin ya da izlemeyin. Çünkü dizi bir ara öyle tuhaf bir hal aldı ki izlesem mi bıraksam mı diye de düşündüm ama sonunu iyi bağladılar.

Dizinin müzikal anlamdaki muhteşemliğini de belirtmeden yazıyı bitirmek istemiyorum. Sadece müzikleri için bile olsa diziye şans vermenizi öneririm. Pişman olmazsınız:)

Görüşmek üzere^^

Doctor John / Doctor Yo-Han / Uisa Yohan / 의사 요한


Ji Sung'u sever misiniz bilmiyorum ama ben sevenlerdenim. Bu yüzden de hastane konulu dizilerden pek hazetmesem de izledim. Hem de hafta hafta takip ederek:) 

Dizi nasıl diye bana soracak olursanız öyle oooo harika diyemeyeceğim ama kötü de diyemeyeceğim bir diziydi. Öncelikle Ji Sung her zamanki gibi rolünün hakkını vermiş bunu belirtmek isterim. Diğer roller de fena değildi hani gözüme batan bir karakter olmadı. Lakin dizinin konusunda beni rahatsız eden unsurlar da yok değildi. 
Şimdi önce dizinin konusundan bahsedeyim sonra beni rahatsız eden mevzuya değineyim. Tabi ki spoiler vermeden :) 
Bir hastasına ötenazi uyguladığı gerekçesiyle hapis yatan doctor john, hapishanede de hekim becerisiyle ün salmıştır. derken tahliye olan doctor john büyük tartışmaların arasında işine geri döner. Fakat bir sırrı vardır ve ortaya çıktığında başını ağrıtacaktır.

Mevzu bu... Gelelim beni rahatsız eden mevzuya; dizide doctora düşmanlık beseleyenlerin gerekçesi o kadar saçmaydı ki diziden sık sık kopmama neden oldu. Daha inandırıcı bir gerekçe gösterilebilirdi. Şimdi uzun uzun anlatmak isterdim ama spoiler vermek istemiyorum bu yüzden izleyin ve bana geri dönüş yapın lütfen. Haklı mıyım haksız mıyım diye :))

Bunların dışında dizi fena değildi işte. Tavsiye eder miyim? Ederim. İzleyin bence. Sadece Ji Sung hatrına olsa bile :)

Görüşmek üzere^^

3 Eylül 2019 Salı

 Intimate Strangers / Wanbyeokhan Tain / 완벽한 타인


Bu defa bir film ile karşınızdayım. Hem de tamamiyle tesadüfen izlediğim bir film ile.

Öncelikle belirteyim bu filmin bir çok ülke tarafından uyarlaması yapılmış. Aralarında Türk versiyonu bile mevcut.Orjinali yanlış bilmiyorsam Italyan yapımı.

Neyse efendim ben izlediğimden mesul olaraktan konuma döneyim. Film çocukluk arkadaşlarının eşleri ile bir akşam yemeğinde buluşmalarıyla başlayıp, dürüstlük mevzusu üzerine telefonlarına gelen her türlü arama ve mesajı birbiriyle paylasma oyunu oynamasıyla devam ediyor. Tabi o telefona gelen bildirimlar ortalığı karıştırır:)

Yani anlayacağınız eğlenceli bir ilişkiler konulu bir film.

Filmi beğendim mi beğendim fakat bazı cinsellik muhabbetleri de rahatsız etmedi değil. Ama neyse ki abartı yoktu ya da ben çok sardım sahneleri😅

Neyse...

Tavsiye ederim. Eğlenceli bir film:)

Görüşmek üzere👋

Watcher / Watcheo / 왓쳐


Beni bilen bilir bayılırım polisiye dizi ve filmlere:) bu dizi de tam benlikti işte. Sevdiğim "katil kim?" Örgüsünün içinde bir de FETOvari bir örgütü çökertmeye odaklanmış dizide bir de dram var ki beni hayli etkiledi. 
 Sürükleyici konusu haricinde muhteşem müziklerini de belirtmeden geçmeyeyim. Kritik anlarda girip, fonda insanın tüylerini diken diken eden türden.
Dizinin oyuncu kadrosu da ayrıca muhteşem.
Kadroyu tek tek saymak istemiyorum ama joon Goon karakterini canlandıran  Seo Kang Joon'a olan saygımın arttığını belirtmek isterim. 
Çünkü bu kadar kaliteli bir kadroda sönük kalma korkusu yaşamamış ve oynamayı kabul etmiş. Rolunun hakkını da vermiş. Umarım çok daha güzel projelerde izlerim kendisini.
Neyse efem. Bu dizi bence izlenmeli. Polisiye seviyorsanız kesinlikle ama kesinlikle izlemelisiniz:)

Görüşmek üzere^^👋

Designated Survivor: 60 Days / 60Il, Jijungsaengjonja / 60일, 지정생존자


Haberi duyulduğundan beri heyecanla ve merakla beklediğim bir diziydi Designated Survivor: 60 Days.
Ve inanın ki beklediğime fazlasıyla değdi. Bunu sıkı bir Ji Jin Hee hayranı olduğum için söylemiyorum. Nice sevdiğim oyuncuların dizilerini yarıda bırakmışlığım var. Kim Nam Gil'in dizisini bile yarıda bıraktım. Yani sarmazsa gözünün yaşına bakmıyorum:)
Dizi konusu gereği yaşadığımız 15 Temmuz hadisesini fazlasıyla anımsatıyor. Ha bu arada dizi Amerikan yapımı Designated Survivor'ın uyarlaması. Orjinalini izlemedim o yüzden o açıdan yorum yapamayacağım ama Kore versiyonu hayli hoşuma gitti.

Konusuna da değinmeden geçmeyeyim; Devlet Başkanı konuşma yaptığı bir sirada Mecliste patlama olur ve Başkan dahil tüm kabile hayatını kaybeder Çevre Bakanı dışında. Politika ile pek tecrübesi olmayan Çevre Bakanı Park Mo Jin bir anda Başkanlık koltuğuna oturur ve ülkeyi kaostan kurtarmaya çalışır.

Dizinin etkileyici konusu haricinde muhteşem kadrosu da izlenmeye değer. Ji Jin Hee her ne kadar onu romantik dizilerde izlemeye alışik olduğumdan politik dizide izlemek ilginçti ve bir o kadar da keyifliydi. Ona eşlik eden karakterlerin de uyumu ortaya zevkle izlenecek bir dizi çıkarmış.

Eğer politik dizileri severseniz bu diziyi izleyin derim. Kesinlikle tavsiye ederim:)

Görüşmek üzere^^

29 Ağustos 2019 Perşembe

The Negotiation / Hyeobsang / 협상


Bu filmi aylar evvel indirip, flashima atmıştım. Sonra izlemeye kıyamamıştım:) keşke kıysaymışım. Çünkü ciddi anlamda hayal kırıklığı oldu bende.

Öncelikle belirteyim ki hayal kırıklığımın sebebi Hyun Bin asla değil çünkü adam rolünün hakkını öyle güzel vermiş ki onun sayesinde filmi izliyorsunuz. Bunu bir tek ben değil, birlikte izlediğimiz babam da dedi belirteyim.)

Filmin konusu ; Silah kaçakçısı Min Tae Gu (Hyun Bin) elindeki rehinelerle polis merkezini görüntülü arar ve isteklerini iletir. Bu kriz karşısinda ara bulucu Ha Chae Yoon'u arabulucu olarak talep eder. 

Yani anlayacağiniz filmin konusu rehineleri kurtarmak üzerine kurulu:)

Film hakkında spoiler vermek istemiyorum ama en büyük hayal kırıklığım kadın karakter oldu. Başta bir havalı girdi olaya, biz de bir şeyler bekledik ama... ama işte orasını siz izleyip görün. Belki sizi hayal kırıklığına da uğratmaz belki:)

Fazla bir şey yazmak istemiyorum. Bu film Hyun Bin için izlenir diyorum o kadar. Ha bir de aksiyon severseniz yine izleyin derim:)

Görüşmek üzere👋



Wonderful Nightmare / Miss Wife / Misseu Waipeu / 미쓰 와이프


Yine eski filmlerden birini seçtim. Bunu da daha evvelden izlemeyi düsünmüştüm ama niyeyse kalmıştı. Neyse kısmet bu zamanaymıs:)

Filmin mevzusu şimdi adını hatirlayamadığım Nicolas Cage'in bir filmini anımsatiyor.:)

Hatun ölür ve ona bir şans verilir. Başarılı bir kariyere alışmış hatun, kendini bir anda ev hanımı olarak bulur.

Film asla sıkıcı değil. Aksine eğlenceli bir film. Verdiği mesaj da anlamlı. Para her şey demek değildir☝

Bu arada filmde baba rolünü Song Seung Heon üstlenmiş ki bu onu ilk kez baba olarak izlediğim yapım oldu. Bence baba rolü için fazla sevimli olmuş:))

Filmi beğendim. Ailecek rahatlıkla izlenebilecek bir film. Tavsiye ederim yani:)

Görüşmek üzere^^

The Beauty Inside / Byooti Insaideu / 뷰티 인사이드


Bundan seneler önce bu filmi gözüme kestirmıştim fakat aradığımı bulamayacağım düşücesiyle ötelemiştim. Yanılmadım da:)
Filmi baştan sona dikkatlice izledim ama beni bir türlü içine alamadı. Neden derseniz öncelikle konusu bana inandırıcı gelmedi. Şöyle ki: film adından da belli olacağı üzere iç güzelliğe vurgu yapıyor. Bunu da filmin erkek kahramanının her sabah uyandığında farklı bir bedende uyanması ve ona aşık olan hatunun da her gün başka biriyle karşılaşması ve buna rağmen aşkından vazgeçmemesi üzerinden bize aktarıyor. Biliyorum biraz karışık oldu biliyorum ama mevzu böyle adam her sabah başka bir bedende uyanıyor; bir gun kadın, bir gün erkek,bir gün çocuk, bir gün de dede... 
Filmin temposu da ağır geldi bana.  Ha bu arada filmin verdiği ana mesaja ters bazı yerler de beni filmden soğuttu diyebilirim. Bahsettiğim şeyleri de izlerseniz görürsünüz spoiler vermeyeyim şimdi:)
Film hakkında tek bir şey hosuma gitti. O da oyuncu kadrosu. O kadar.
Diyeceklerim bu kadar. Ister izleyin, ister izlemeyin size kalmıs^^

Görüşmek üzere^^

School 2017 / Hakgyo 2017 / 학교 2017


Yayınlandığı zaman herkesin severek izlediği, School serisinin son sezonu olan School 2017'i henüz izleme olanağı buldum. Gayet sevimli, hani deyim yerindeyse çerezlik bir dizi.

Konusu da okulda yaşanan arkadaşlıklar üzerine... 
Sevinçler, hüzünler vs...
Araya bir de X muamması konmuş, tadında bir ergen dizisi olmuş.
Ergen dizisi olmuş diyorum çünkü mevzular daha çok ergenleri çekecek türden.
Ben severek izledim ama öyle heyecan uyandırmadı. Yazımın başında da dediğim gibi çerezlik bir dizi:)

Ama şunu belirtmek de isterim ki; School serisinin bana göre en zayif halkasıydı.

Dizi hakkında çok fazla bir sey yazmaya gerek yok. Eğer bu tarz dizileri seviyorsanız izleyin. Pişman olmazsınız.

Görüşmek üzere^^


23 Temmuz 2019 Salı

The Himalayas / Himalaya / 히말라야


Bu filme Tivibu'da rastlayıp, izleme olanağım oldu. Daha önceden izlemek istemiştim ama nette bulamamıştım. Kısmet bu zamanaymış demek ki :)

Film bir mücadele hikayesini anlatıyor. 

Şöyle; Dağda bir dostunu kaybeden Uhm Hong Kil bu travma ile dağcılığı bırakıp okulda ders vermeye başlar. Fakat çok sevdiği bir dostu dağda kaza geçirip mahsur kalınca, yemini bozmaya karar verir.

Kadrosu sağlam, görselliği harika olan bir filmdi. İzlenir mi? Kesinlikle! izlemenizde fayda var:)

Görüşmek üzere!^^

Nokdu Flower / Nokdu Kkot: Saram, Haneulyi Dweda / 녹두꽃 - 사람, 하늘이 되다


Bu dizi son zamanlarda izlediğim tarihi diziler arasında kesinlikle en iyilerdendi. Her bölümü büyük bir zevk ile izlediğimden diyecek sözlerim de o kadar çok tabi ki. Ama yine ben spoiler vermek istemediğimden ucundan kıyısından bahsedeceğim.

Öncelikle dizi gerçek bir hikayeden uyarlanmış belirteyim. Kadro o kadar sağlam ki senaryo da sağlam olunca ayıla bayıla izliyorsunuz gerçekten:) misal biz babamla öyle bayıldık diziye.

Konusu şöyle; Sınıf ayrılıkları had safhaya gelmiş Joseon'da halk isyan ederken Noktu General komutasında kendi ordusunu kurar ama asiller bu durumdan oldukca rahatsız olduklarından karşı hamleler ile orduyu dağıtmaya çalışır fakat tam da bu karmaşada Japonya, Joseon'u işgal eder ve Kralı rehin alır. Vatanını savunmak isteyen halk ise Noktu komutasındaki halk ordusunda birleşir. Ve Japonya ile mücadeleye girişirler.

Diziyi izlerken vatanını savunanların verdiği mücadele yer yer gözleri doldursa da Japonya'nın işgalini sevinen hainlerin halleri de o derece saç baş yoldurtuyor. Dizide konu öyle güzel işlenmiş ki tam da kalbinize dokunuyor. Özellikle son bölümler resmen elimde mendil ile izledim:) Daha ne yazayım bilemedim aslında o kadar çok şey var ki yazacak. Spoiler vermek istemedim o yüzden kısa kesiyorum.

Unutmadan Noktu komutan sen nasıl bir süper zekasın!!

Ve Yoon Si Yoon seni o hallerde mi görecektik? :(

Neyse efem, bu diziyi KESİNLİKLE İZLEYİN, İZLETTİRİN!

Görüşmek üzere!^^

The Advocate: A Missing Body / Sungnan Byeonhosa / 성난 변호사


Bu arada nedense hep Lee Sun Kyun filmlerine denk geliyorum. Ne yalan söyleyeyim genel de güzel oluyor filmleri:) öyle tam benlik işte...

Filmin konusu şöyle, çok başarılı bir avukat hiç ummadığı türden bir dava alır. Bir kadın öldürülmüştür ama cesedi ortada yoktur. Cinayetten şüpheli zanlının avukatlığını üstlenmiştir fakat işin içinde bir şeylerin olduğunu düşünüp olayı irdelemeye başlar. İrdeledikce de başına hiç ummadığı şeyler gelir.

Film kesinlikle sıkıcı değil bunu belirteyim. Hatta ikinci saati su gibi geçiyor. Özellikle son yarım saat zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. 

 Bu arada çok hoş ters köşeler de var:) Neyse spoiler vermeden konuyu kapatayım.

Uzun lafın kısası güzel film idi. İzlemenizi tavsiye ederim:)

Görüşmek üzere^^


Life / Laipeu / 라이프


Her ne kadar "Hastane" konulu diziler benim ilgimi çekmese de Cho Seung Woo  için başlamıştım bu diziye, hem de aylaar aylar önce. Sonra seyahat vs girdi araya derken ben bu diziyi unuttum :)) Gerçi bunda Lee Dong Wook 'un da payı yok değil. Çünkü kendisinden hiç ama hiç hazetmiyorum. Nedenini sormayın bilmiyorum ama ciddin sevmiyorum. Neyse.

Çok caanım bir arkadaşım Stranger 'ı büyük bir aşkla izlemeye başlayınca benim Cho Seung Woo aşkım depreşti :)) ne izlesem ne izlesem diye düşünürken birden Life'ı yarıda bıraktığım aklıma geldi ki dünyalar benim oldu :D Ve başladım diziye tekrardan.

Dizi adından ve afişinden de belli olduğu üzere hastane temalı bir dizi. Yalnız dizide hayat kurtarmaktan çok yönetim ve doktorlar arasında geçen senin dediğin mi olacak, yoksa bizim dediğimiz mi olacak mücadelesi anlatılıyor.

Dizide hem yönetici katında yaşananlara tanıklık ederken doktorların da cephesinden yaşananlara tanıklık ediyorsunuz. Ve her şey o kadar olağan ki tam da adının hakkını verircesine hastane hayatına tanıklık etmiş oluyoruz. 

Dizide Cho Seung Woo hastaneye yeni atanan müdürü canlandırırken , Lee Dong Wook da hiç bir vasfı olmamasına rağmen, boyundan büyük işlere kalkışan hadsiz bir doktoru canlandırıyor. Lee Dong Wook'un canlandırdığı karakter beni çileden çıkardı hatta yer yer çıldırttı diyebilirim. Zaten kendisini sevmiyorum üstüne karakter de hadsiz olunca çileden çıktığım çok oldu. Ama buna rağmen severek izledim. Hatta bir çırpıda bitirdim diyebilirim diziyi. 
Özellikle çok fazla göze sokmadan işlenmiş bir aşk vardı ki çok naifti bence:) böyle bir konuda aşk olmaz derdim ama oldu hem de mis gibi bir aşk :)

Diyeceğim o ki izleyin bu diziyi:)

Görüşmek üzere^^

7 Temmuz 2019 Pazar

Abyss / Eobiseu / 어비스


Çatlak hatun Park Bo Young 'u pek sevdiğimden otomatik izleme listeme aldığım bir diziydi Abyss. 

Bu arada diğer başrol Ahn Hyo Seop 'u da çok severim Father is Strange 'den ötürü. Hal 
böyle olunca bu diziyi izlememem mevzu bile olamazdı.

Neyse efem...

Dizi yine mantık aramayacağınız fantastik türden ve aslında bir zombi dizisi:))
Şöyle ki Yaşadığı bir hadise sonucu eline ölüleri dirilten Abyss topu verilen Cha Min, sevdiği kadın öldürülünce onu bu top sayesinde hayata döndürür ve birlikte katilin peşine düşerler.

Dizi mevzusundan da anlaşılacağı üzere mantık aramayacağımız, çerezlik diye tabir ettiğimiz eğlencelik bir dizi.

Amma velakin şunu da demeliyim ki hani dedim ya mantık aranmayacak bir dizi ama bazı yerlerde bu mantıksızlığı öyle abartmışlar ki yok artık deyip (özellikle son iki bölüm.) sevimli çift için görmezden gelebiliyorsunuz. Bu çifti de bundan dolayı seçmiş olabilirler:D

Neyse konu absurd falan ama çift çok ponçik. Onlar için bile izlenebilir bence:)

Yani diyorum ki tavsiye ederim:)

Görüşmek üzere!^^

Save Me 2 / Goohaejwoe 2 / 구해줘 2


Gelelim bu senenin en heyecanla takip ettiğim dizilerinden olan Save Me 2'yi size takdim etmeye:)
Bilen bilir dizinin ilk sezonunu severek izlemiştim.  ilk sezonun notları için tık tık :)
İlk sezonu çok sevdiğimden 2. sezonu heyecanla beklemiştim fakat inanın bu kadar başarılı olacağını düşünmemiştim. Şimdi diyeceklerime katılmayanlarınız olacaktır ama bana göre 2. sezon ilk sezondan çok çok daha iyiydi. Şöyle ki;
İlk sezon karakter ve mekan kısıtlaması vardı. İkinci sezon ise hem karakter hem de mekan çokluğu vardı. Hem de işlediği mevzu itibari ile daha sağlamdı.

İkinci sezonun mevzusu şöyle; 

Köyleri sular altında kalacak olan köy sakinlerine devlet başlarının çaresine bakmaları için tazminat ödeyeceğini duyurur. Tam bu karmaşada köye bir Rahip gelir ve köylülere umut olur. Velhasılıkelam işler hiç de düşündükleri gibi değildir.

Spoiler vermemek için kısa kestim haberiniz olsun!^^

İlk sezondaki bilindik başrole karşın onca filmi olmasına ve benim de çoğunu izlemiş olmama rağmen başroldeki Um Tae Goo  başta ısınamadığım bir oyuncu oldu. Canlandırdığı Kim Min Cheol 'ün de sürekli bağırması ya da böğürmesi mi desem bilemedim beni rahatsız etti. Amma velakin dizinin konusu geliştikce rahatsızlık gitti aksine bazen hallerine güldüğüm bir karakter oldu. Diziyi zevkle izlemiş biri olarak da doğru oyuncu seçimi diyorum artık. İzlerseniz hak vereceksiniz:)

Diziye dönersem, dizinin esas mevzusu  mağdur edilen köylülere de hem kızdım hem üzüldüm. Kızdım çünkü çok saçma şeylere umut bağladılar ve çabuk güvendiler. Üzüldüm çünkü bunlar gerçek hayatta da olan şeylerdi. Yani abartı yok tam da hayatta olan şeyler maalesef. Kızıyordum ama hallerine de üzülüyordum bu yüzden işte.

Dizi de yer yer diken diken olduğum da oldu gözlerimin dolduğu da hatta ve hatta kahkahalara boğulduğum anlar da oldu. Öyle karmaşık duygular yaşatan bir diziydi. Bu yüzden de şiddetle önereceğim bir dizi oldu sizlere. Uzun lafın kısası kesinlikle izleyin derim!

Görüşmek üzere!^^

Confession / Jabaek / 자백


Her defasında blogcuğumu ihmal etmeyeyim diyorum ama yine ihmal ediyorum. Bu bile isteye bir ihmal değil belirteyim. Bu hayat denen şu koşturmacada vakit bulamamaktan kaynaklanıyor. Hoş ya vakit bulsam bu defa halim olmuyor ya neyse...

Geç olsun da güç olmasın diyerekten Kore Dizi/Film günlüğüme birer birer not düşmeye devam edeyim.

Bu defaki avım Confession.
Baştan belirteyim konusuna dahi bakmadan JunHo var diye listeme aldım fakat konusunu öğrenince tam benlik olduğundan listemde izleme sırasını kaptı.
Konu benlik dedim de şunu da diyeyim mevzu tam bir klişe:) öyle şaşırtıcı olaylar olmuyor aksine bilindik hadiselerle olaylar ilerliyor.
Özetini de geçeyim hemen;
Choi Do Hyun başarılı bir avukattır fakat babası haksız yere hapse mahkum olmuştur. İntikam yolunda yolu babasını hapse atan dedektif ile kesişir. Ve birlikte iyi bir ekip olurlar.

Demiştim değil mi? Klişe işte... Ammaa buna rağmen severek izledim. Çünkü yazımın başında da dediğim gibi mevzu tam benlik:) 

Dizide tek sevmediğim şey Ha Yoo Ri karakteri oldu. Karakterde bir sorun yok da ben karakteri canlandıran Shin Hyun Bin 'i sevemedim. Neden derseniz bana göre rol becerisi yetersizdi. Bunu nasıl anlatayım bilemedim ama eğer izlerseniz siz de fark edersiniz:) Ben kendisini ilk defa izledim belki tarzı budur ama bana uymadığı kesin.

Bu arada Yoo Jae Myung'un canlandırdığı Ki Choon Ho karakterini de sevdim. Adam zaten kötü dizilerde oynamıyor. Ya da ben henüz denk gelmemiş olabilirim:)

Bu diziyi size tavsiye eder miyim? Kesinlikle! Bu tarz dizi seviyorsanız eğer seve seve izlersiniz. Aksiyonu güzel bir dizi. Tavsiye ederim.

Görüşmek üzere! ^^

7 Haziran 2019 Cuma

Svaha: The Sixth Finger / Sabaha / 사바하


Bu filmin tanıtımını gördüğümde hayli sevinmiştim korku filmi izlemeyi özlediğim için. Film beklentilerimi karşıladı mı? diyerekten kendime bir soru sorsam "sanırım." cevabını verirdim. Neden derseniz;
Film ikiz bebeklerin dogumu ile başlıyor. Bu bebeklerden biri yaratık şeklinde doğuyor. Aile bu bebeği herkesten sakliyor. Diğer yandan da mesleği din sahtekarlarını yakalayıp, ifşa etmek olan Pastor Park; yine bir hikaye üzerinde çalışırken kendini gerçek bir olayın içinde buluverir.
Filmde dini kitaplar, figürler sık sık yer aldığından; bunların arasında bazı sakıncalı sözler barındırdığından beni biraz rahatsız etti. Yalan yok. Bir de konu bazen o kadar karmaşıklaştı ki ne olduğunu anlayamadığım anlar oldu. Bunda altyazinin yetersizliginin de payı olabilir.
Ama yine ilgiyle izledim sık sık tövbe çeke çeke izlesem de 😅 

Yani diyorum ki film izlenebilir bence. Tavsiye ederim yani:)

Görüşmek üzere👋

Jo Pil-Ho: The Dawning Rage / Bad Cop / Akjilkyungchal / 악질경찰


Lee Sun Kyun'un bu 2. ya da 3. izlediğim aksiyon filmi sanırım. Ve artık daha rahat söyleyebilirim sanırım. "Bu adam bu işin hakkını veriyor."
Film başta da dediğim gibi, aksiyon filmi. Vurdulu kırdılı. Baş karakter polis fakat kötü bir polis. Durum böyle olunca filmin havasını tahmin etmişsinizdir:)
Konusuna gelince; Jo Pil Ho bir eli karanlığa bulaşmış bir polistir. Yine bir işinde başına ummadık bir olay gelir ve akabinde yolu genç bir kızla kesişir.
Filmin konusunu Spoiler vermek istemediğim için fazla uzatmak istemedim.
Ben severek, heyecanla izledim. Bu yüzden de eğer bu tarz aksiyon film izlemeyi seviyorsanız tavsiye ederim:)

Görüşmek üzere👋

My Contracted Husband, Mr. Oh / My Husband Oh Jak-Doo / 데릴남편 오작두 / Derilnampyun Ohjakdoo


Bu diziyi yayınlandığı haftadan itibaren izlemeye başlamıştım fakat ne olduysa artık yarım bırakmıştım.
Sonra devam edeyim dedim ama bir üşengeçlik ile devam da edemedim. Taa ki Netflix'de görünceye kadar:) Netflix cidden üşengeçliğime ilaç gibi geliyor.
Neyse efendim dizimize geceyim...
Dizinin konusu şöyle; 
Dizinin hatun kişisi ailesinden ayrı yalnız yaşayan bir hatundur. Bir gün evinde sır bir cinayet işlenir. Bunun üzerine hatun kişimiz korkar ve kendine bir koruma amaçlı sözleşmeli bir koca arayışına girer. Derken yolu dağda yaşayan kaba saba Ok Jak Do ile kesişir.

Dizinin öyle ahım şahım entrikası yok. Hatta diğer dizerle kıyaslayınca hiç entrikasi yok diyebilirim.
Öyle sevimli, öyle naif bir dizi.
Hani bir tabir vardır "Cerezlik." Hah işte tam da öyle bir dizi.
Dizinin bana göre tek olumsuz yanı merak uyandırmayışı. Hanii Aa ne olacak acaba!? dedirtmiyor.
Ama yine de severek izledim. Tavsiye de ederim tabi bu tarz dizileri seviyorsanız:)

Görüşmek üzere👋

23 Mayıs 2019 Perşembe

Possessed / 빙의


Fantastik dizileri sever misiniz bilmiyorum ama ben severim. Bu yüzden de bu diziyi severek izledim. 
Bu dizi hakkında diyeceklerim çok bu yüzden hemen konusunu özet geçeyim; 
Vahşi bir seri katil idam edilir ama bir şekilde ruhu geri döner ve katliamlarina devam eder. Şaman bir hatun ve pisişik bir polis el ele verip bu ruhu yok etmeye çalışır.
Spoiler vermeden konuyu özet geçtiğime göre
BUNDAN SONRA OKUYACAKLARINIZ SPOILER IÇERIR HABERINIZ OLSUN!
diyerekten uyarımi yaptiğima göre mevzuya geçebilirim.
Öncelikle belirteyim ki dizinin karakterlerinin halleri bana çok sinir bozucu geldi ama bir yandan da çok gercekçi geldi. Belki de diger dizilerdeki absurd güç gösterileri olmadığındam sinirlerimi bozmuş olabilir.
Şimdi şöyle ki hatun karaktere diyecek tek sözüm yok tamamen sevdim karakteri ama erkek karakterin halleri çok sinir bozucuydu. 
Şimdi sen bir polissin çevik ve atletik olman gerekiyor. Bazı yerlerdeki o pısırıklığı beni çileden çıkardi. Neyse ki bir ara bedenine başka bir polisin ruhu girdi de bir aksiyonunu gördük. Polisi de ben beceremem sen gir bedenime de yok et şu ruhu diye kabul etti😂 
Dizinin final sahnesindeki halleri de ayrica çıldırttı beni. Ama dedim ne yapalım bu da böyle pısırık bir karakter dedim sabrettim.
Dizinin diğer bir sinir bozucu noktası da; Dizinin kötü karakterinin dokunulmazlığı. Kötüye ufacık bir zarar bile veremediler. Öyle ki dizinin tüm yan karakterlerini çat çat öldurdü ağzım açık kaldı. Kötü gibi kötü ama diger fantastik dizilerde az da olsa zarar verildiği için insan beklentide oluyor ama nafile😂 dizinin son dakikalarına kadar kotü kötülüğünü yapmaya devam etti ben de çildirdim. Hatta son dakika öyle bir ters köse oldu ki yok artik deyip daha bir çıldırdım ama neyse ki korktugum olmadı😂
Yazimin başında dedigim gibi sinir bozucu ama doğal bir dizi. Doğalliği da şöyle bu olay gercekten olsa cidden bir insan ancak bu kadar karşi koyabilir ve kötü en çok bu kadar kötü olabilir diye düsünerekten bana daha olağan geldi. 

Şimdi yazımda gömmüs gibi görünüyor olabilirim ama ben bu diziyi cidden sevdim ve tavsiye ederim. İzleyin bence arada komik ve hoş sahneler de var.

Görüşmek üzere👋

22 Mayıs 2019 Çarşamba

Doctor Prisoner / 닥터 프리즈너


Namgung Min her sene olduğu gibi bu seneye de bomba bir dizi bıraktı. Adamda alışkanlık oldu artık bu başarı:) Bizi de bu başarıya alıştırdı öyle ki ne zaman yeni dizi çekeceğini görsem hep derim " Bu dizi kesin güzel olacak!" ve hep de haklı çıkarım:) Gerçi The Undateables dizisini izlemedim o dönem komedi izlemek istemediği için canım ama belli de olmaz bir gün bir anda izleyebilirim:)

Neyse diziye dönersem eğer, dizi Falsify gibi intikam üzerine kurulu. Mevzu temel olarak zengin psikopatlar ve bunlardan intikam almak için ant içmiş mağdurlar klişelerinden oluşsa da dizide muazzam ters köşeler mevcut. Yer Yer "Hadi canım!" dedirten cinsten hem de. Karanlık görselinin yanı sıra kaliteli müzikleri ile yine yakalayan bir dizi oldu beni.

Ve Namgung Min'in muhteşem oyunculuğuna da ayrı değinmek isterim. Adam cidden rol yapmıyor sanki yaşıyor:) ara ara sayko halleri ile diziye cidden renk katıyor. Yani kısaca adam bana göre KING!:)

Velhasılkelam bu diziyi izleyin diyorum. Gerçekten beğeneceksiniz tabi intikam konulu dizileri seviyorsanız:)

Görüşmek Üzere!^^

Sky Castle / SKY 캐슬


Yine yılın en iyilerinden diyebileceğim bir dizi ile karşınızdayım. Ters köşeli muazzam senaryosu haricinde; dev kadrosu, muhteşem oyunculukları ve dizinin içine işleyen müzikleri ile benim unutamayacağım dizilerden biri oldu.

Dizinin mevzusu ise şöyle;
Elit ailelerin yaşadığı Sky Castle 'da aileler çocuklarını ülkenin en prestijli okullarına sokmak için birbirleri ile yarışır. Dizi işte tam da bu uğurda yaşanan bir aile trajedisi ile başlar. Akabinde diğer ailelerin yaşadığı olaylar, yalanlar ve entrikalarla devam eder.

Beni bilen bilir ben daha çok aksiyon/polisiye izlemeyi severim ama bu tarz dramatik dizilere de bayılırım bunu belirteyim:) Hatta bu diziyi izlerken aklıma Woman Of Dignity dizisi geldi. Aynı zevkle izledim bu diziyi de :)

Fazla uzatmayacağım. Eğer siz de bu tarz Dramatik dizileri seviyorsanız mutlaka ama mutlaka izlemenizi tavsiye ederim. Benden 10/10 puan aldı. O kadar beğendim yani:)

Görüşmek üzere! ^^

14 Mayıs 2019 Salı

Voice 2 / 보이스 2


Voice'un 1. Sezonundaki tuhaf mantik hatalarından dolayı 2. sezona biraz temkinli yaklaşmıştim fakat izleyenlerden duyduklarım 2. Sezonun 1. sezondan çok çok daha iyi olduğuydu. Hal böyle olunca izleme listeme almistim ama bir türlü başlayamamıştım. Öyle uzattim ki arayı 3. Sezon geldi :)

 Hazır Voice 3 yayinlanmaya başlamışken, Voice 2'yi de aradan çıkarayım dedim. Gercekten iyi de etmişim çünkü ilk sezondaki acemilikler(senaristsel.) yok. Iskelet kadroda bir takım degisiklikler olmuş. 

Ilk sezonun kötüsü Kim Jae Wook iken 2. Sezonun kötüsü Kwon Yool. Kwon Yool bebeto yüzü ile kötü karakterleri gayet başarili bir sekilde canlandırıyor. Bu başarısını bu dizide de basarılı bir şekilde sergilemiş. 3. Sezonun kadrosuna baktigimda kadroya dahil olarak görünüyor. Bu da beni 3. Sezona çekti yalan yok şimdi. 

Diziyi daha önce izlememis olanlara oncelikle 1. Sezonu izleyerek başlamanizi tavsiye ederim çünkü ilk sezondaki karakterlerin isimleri ve olayların bagsi gecerken, bunlar neyden bahsediyor? diyebilirsiniz.

Yani diyecegim o ki; Voice 2 gayet güzel, tempolu bir polisiye dizisi. Bu tarzi seviyorsaniz mutlaka izlemenizi tavsiye ederim.

Görüşmek üzere👋

Gu Family Book / Kang Chi, the Beginning / 구가의 서


Önceden bir şeyler izlediğimde; heyecanla blogumu açıp, hemen notlarımı alırdım. Bu aralarsa hayat beni nasıl yoğurmuşsa izlediğimi bile unutur olmaya başladım. Misal şimdi şuracığa notlarini düseceğim "Gu Family Book" dizisi. Diziyi izleyip bitireli neredeyse bir ay olacak ama şimdi yazicam, yok yarın yazıcam, ha simdi ha yarın diye diye şeytanin bacağini gec de olsa kırıverdim😅
Şimdi diyebilirsiniz o kadar zaman geçmis ne hatırlayıp da ne yazacaksın diye... Olur mu öyle şey? Buraya not düşmeyi unutuyor olabilirim ama yazmak istediklerimi unutmam:) diyerekten başlayayım notlarıma...

Öncelikle belirtmeliyim mi bu diziyi daha ben Kore piyasasini kesfetmemişken bana önerilmişti. Hatta ilk Kore deneyimlerken de tavsiye edilmişti bana fakat o zamanlar tarihi yapimlarini izleyesim gelmiyordu hiç. Şimdi öyle mi ayıla bayıla izliyorum. Insan iste değişiyor:)

Dizi fantastik türde bir Gumiho hikayesi. Gumiho bilmeyen varsa Kore'de efsane olmuş yedi kuyruklu bir yaratık. 
Dizide de bu yaratık insan olma çabaları içerisinde türlü engellerle baş etmek zorunda kalıyor.
Dizi fantastik olunca aklimda hemen gorsel efektleri nasil acaba? soruları döner. Bu dizi eski olmasına rağmen gayet başarili geldi bana.
Oyuncu kadrosu da hayli başarılı.
Bu arada beni takip edenler bilir tarihi dizileri genellikle babamla izleriz. Babam fantastik türü pek sevmez bu yüzden de  diziyi basta sevmedi. Bunda dizinin kötüsünün de payı yüksek. Spoiler vermeyeyim ama dizinin kötüsü, bir babanin kaldirmayacagi kotülüklere imza atti. Babam da hal böyle olunca bunu izlemesek olur mu kizim? dedi. Ben tabi çakaall😁 baba şunu merak ettim 5 dakika daha izleyeyim 10 dakika daha izleyeyim diye diye baktim babami sarmis😅 derken hadi kizim açmıyor musun diziyi? Demeye başladı.😅😅 neyse efendim türlü çakallıklarla bitirdik diziyi. Babamin sonunda "Dizini bitirdin yani." demesini de söylemeden edemeyecegim. Sanki kendi merakla izlememis gibi 😂😂😂😂 

Yani velhasilkelam biz diziyi severek izledik. Gayet güzel fantastik bir diziydi. Izlemek isteyenlere tavsiye olur. Bu arada Suzy'i pek sevmem ama bu dizide pek sevimli geldi gözüme:)

Uzun zaman blogdan uzak kalarak özledigimi fark ettim. Baksanıza yazdikca yazasim geldi ama bu kadar yeter bence en azindan bu dizi icin:)

Görüşmek üzere👋

20 Nisan 2019 Cumartesi

Persona / 페르소나


My Mister'dan sonra ilginç bir proje ile döndü IU. Gerçi yeni dizisi Hotel Del Luna da geliyor az kaldı:) ama ondan önce mini hikaye dizisi olan Persona ile ortamlarda endam eyledi. Mini hikaye dizisi dedim çünkü her biri birbirinden bağımsız dört farklı hikayeden oluşan, toplamda bir saatlik mini bir serüven. Her bölümde farklı kimliğe bürünen bir IU. 
Bölümleri tek tek anlatmayacağım çünkü zaten her biri 20-25 dakikalık olduğundan spoiler vermemem olası. Ama diyeceğim şu ki; Film, sanatsal ögeleri ağır basan, temposu düşük bir mini film. Oo ben severim öyle filmleri derseniz mutlaka izleyin derim. Ama yok ben illaki bir hareket istiyorum derseniz kesinlikle izlemeyin çünkü hem sıkılırsınız hem de anlamayabilirsiniz. Ha ben sevdim mi? Sevdim özellikle 3. hikayeyi:) 
Diyeceklerim bu kadar. Tercih sizin :)

Görüşmek üzere!!^^

Along With Gods: The Last 49 Days / 신과함께-인과 연


Bu filmin ilk bölümü olan Along With Gods: Two Worlds 'ü severek izleyince, ikinci bölümü heyecanla beklemiştim. Tabi serinin devamını yine Netflix'ten izleyeceğim aklıma gelmezdi:) Netflix bana teşekkür etmeli valla adamların bedava reklamını yapıyor gibi oluyorum ya :D hım neyse...

Film, ilk bölümden kaldığı yerden devam ederek başlıyor fakat bu defa ölüm meleklerinin kendi hikayelerini konu ediyor. Öyle ki her birine ayrı ayrı film çıkarmış dedirtti bana. Filmde sürekli flash back dediğimiz anları kolladım desem yalan olmaz. Keşke bu filmden bağımsız olsaydı dedim çok kez. O kadar ki hoşuma gitti yani:)

Filmi uzun uzun anlatmayacağım. İlk filmi izlediyseniz mevzuyu zaten biliyorsunuz ama izlemediyseniz mutlaka ilk bölümü izledikten sonra bu filmi izleyin yoksa hiç bir şey anlamazsınız. 

Peki, tavsiye eder miyim? Kesinlikle tavsiye ederim:) 

Görüşmek üzere!! ^^


16 Mart 2019 Cumartesi

Marriage Contract / 결혼계약


Bu defa dizi tercihimi eskilerden yana kullandım ve 16 bölümlük, 2016 yapımı bu cici diziyi tercih ettim:) Gerçi dizi dedim ama aklınıza öyle şapır şupur bir aşk dizisi gelmesin çünkü dizi genel itibariyle ağır dram barındıran bir dizi özellikle son bölümler şakır şakır ağlatan türden.

Mevzusu ise şöyle; 
zengin ve hovarda bir hayat yaşayan Han Ji Hoon, annesinin rahatsızlığı sebebi ile tepetaklak olur ve annesinin tedavisi için yolu Kang Hye Su ile kesişir. Kang Hye Su'nun da kendince sorunları vardır. İkili bin bir dert arasından aşkı bulur.

Şimdi beni bilen bilir ben pek aşk meşk dizisi tercih etmem. Genel tercihim aksiyondur. Belki bu sebepten dolayı şaşıranlar olacaktır nasıl tercih ettin diye:) ama ben dram da severim. Dramı da o kadar zaman olmuş ki izlemeyeli deyim yerindeyse dizi direk kanıma karıştı diyebilirim:)

Bu arada dizinin kendisini severek izledim lakinnnn dizi de öyle bir karakter vardı ki onu ayrı sevdim:)

O da Cha Eun Sung:)


Ona bayıldım resmen izlerken. Hatta şu diziye bir bakayım sararsa benimdir sarmazsa hiç benim olmamıştır diyerek diziyi gözden geçirirken, bu şirine beni çekti diziye:)

Sırf şu cimcime için bile izlenir bence :)

Görüşmek üzere^^



10 Mart 2019 Pazar

The Drug King / Mayakwang / 마약왕

Yine bir Song Kang-Ho filmi ile karşınızdayım:) Bu adamın izlediğim hiç bir filmini beğenmemişliğim olmadı. Hatta severek izlemişimdir filmlerini:) Kendisi izlerken genellikle dönem filmlerinde rol aldığı için yadirgamayıp kapılıyorsunuz rolüne:) 
Gelelim bu defa ki filmine... Filmin konusu Nameless Gangster filmine benzese de yine de akıcı hikayesiyle severek izledim. Hemen konuyu da özet geçeyim; Film Ufak çaplı kaçakcilik yapan bir gümrük memurunun işi büyütmesiyle nasıl kaçakcılar kralı olduğunu konu ediyor.

Filmin mükemmel 80'ler havasının yanında, yıldız bombardımanina tutulmuş kadrosunun haricinde mükemmel müziklerine değinmeden edemeyeceğim. Filmin sahne girişleri yaninda üzerinde özellikle calisildigi belli olan beni benden alan müzikleri icin bile tavsiye ederim. Hatta şiddetle tavsiye ederim. O derece yani:)

Uzun lafin kisasi mükemmel bir film. Bu tarz dönem filmlerini seviyorsaniz kacirmayin derim:)

Görüşmek üzere👋

Two Cops / 투깝스


Netflix'in muazzam iyiliklerinden biri de zamaninda yarım bırakıp, unuttuğum diziler için bana tamamlama şansı vermesi:) 
Bu diziyi daha yayınlandığı zaman hafta hafta izliyordum. Ta ki araya seyahatler falan girene kadar. Eve dönup eski duzene dönüce de güncel bölümleri yakalamaya üsendim:)) 
Velhasılkelam diziyi Netflix'te görene kadar da bitirmeye istekli degildim. Görünce de kaldığim bölümden devam ettim. Inanilir gibi degil ama kaldığım bölümü dahi hatırlıyordum:))
Neyse efem...

Öncelikle belirteyim dizi eğlenceli bir fantastik/polisiye dizisi. Oyle sıkılmadan çatır çatır izletiyor.
Mevzusu da şöyle; Polis memuru Cha Dong Tak bir dolandirici ile bir olaya karışır. Bu olay neticesinde ikisi de kopruden asagi duserler. Dolandirici (ama cok sevimli.) Gong Soo Chang da komaya girer. Bu arada da ruhu cha dong tak'in bedenine girer ve birlikte isin sirrini çözmeye çalışırlar.

Dizinin basrolü Cho Jung Seok 'u kenara birakip dizinin sevimli ruhu Kim Sun Ho'dan kısaca bahsetmek istiyorum. Kendisini Strongest Deliveryman'de izlemis hatta basrolden daha cok ilgi gördugunden bahsetmistim. Bence bu dizide de basrolden daha bi basrol:) gayet rahat oynuyor. Sirada Welcome to Waikiki 2 var. Bakalım orada nasil bir performans sergileyecek:)

Uzun lafin kisasi güzel, sevimli bir dizi. Tavsiye olur:)

Görüşmek üzere👋

5 Mart 2019 Salı

Trap / 트랩


Bana göre bu senenin en iyi dizilerinden biri olacak Trap ile karşınızdayım:)
Uzun zaman olmustu bir diziyi böyle heyecanlı takip etmeyeli... 
Öncelikle dizinin konusundan bahsedeyim biraz. Spoiler vermeden tabi ki:)
Dizi mutlu bir ailenin gittikleri bir mekanda aniden çocuklarının kaybolmasıyla kendilerini dehset verici bir avın içerisinde bulmasıyla başlıyor. Ailenin babası güç bela sağ kurtulur bu avdan fakat ne eşinin ne de oğlunun durumundan habersiz hastanede açar gözünü. Sonrası içine polislerin de dahil olduğu olaylar silsilesi ile devam eder.

Dizinin en sevdiğim olayı arka arkaya ters köselerinin olması. Hele bazı yerlerde öyle ters köşe oluyorsunuz ki ağzınız açık, gözleriniz dolu oluyor...

Dizinin kötüleri gerçekten kötü anlamında kötü ki, kötü kelimesi az kalır. Ruhsuz yer yer tiksinc karakterler.

Heyecanli dizilerin sonuna daha bir meraklandığimdan dizinin 7 bölümlük "mini" oluşu hoşuma gitse de son bölümu izlerken -Bir daha ne zaman gelir böyle bir dizi- deyip hüzünlendim amma sonu öyle bir bitti ki "Yehhu devamı gelir bu dizinin" sevinçleriyle bitirdim dizimi:)

Devam edecek tarzda biten dizilerin son bölümlerini genelde pef diyerek izlemişimdir fakat bu dizinin finali de hayli başariliydi. Aa ooo diyerek izledim😁 

Bu arada başrol Lee Seo Jin ile Sung Dong II'in performanslari da takdire şayandı. Kendilerine alkısı bir borç bilirim👏👏👏 

Görüşmek üzere👋

12 Şubat 2019 Salı

Less than Evil / Bad Detective / 나쁜 형사


Keşke bitmeseydi dediğim bir dizi ile yine karşınızdayim. 
Öyle mıç mıç aşk böcükleri olan komikli dizilerden değil, vurdulu kırdılı aksiyonu bol tam tadinda "Sert"bir polisiye dizisi.

Mevzusu tek bir davaya odaklanmiş gibi görünse de arada çözdügü akıl almaz davalarla takdirimi kazanmıs bir dedektif ve ekibi:)

Tam anlamıyla dizinin hakkini veren bir dizi.
Hić bir bölüm sıkmayan, heyecani full bir çirpida oturup izlenecek bir dizi. 

Ha arada mantiksizliklar yok mu derseniz Elbette var ama buna rağmen beğendim:)

Basarili kadrosunun yani sira görüntüdeki başarisıyla da benden ekstra puan almis bir dizi. Özellikle geciş sahneleri çok başariliydi bana gore.
Simdi bakıyorum da dizinin afiş fotografi da hayli başariliymis:)

Bu arada unutmadan belirteyim; dizi Bbc'nin Luther dizisinden uyarlamaymis. Orjinalini izlemedim ama bunun kadar beni saracagini sanmam:)

Yani daha nasil övebilirim ki? İzleyin işte:) tabi aksiyon seviyorsaniz:)

Görüşmek üzere🖐