19 Ocak 2017 Perşembe

Ne İzledim: The Classic


Bu defa dibine kadar romantik bir "Klasik" film ile karsınızdayım.
Hiç aklıma gelmezdi bir aşk filmini böyle hevesli paylaşacagım. Ben Romantik,aşk kokulu filmlerde genelde sıkılır,esneye esneye filmi tamamlardım ama bu filmde zamanin nasil geçtiğini anlayamadım. Kâh güldüm kâh ağladım. Öyle her şeyi dozunda yaşatan bir film.İğrenç esprileri saymazsak tabii.. Ben bu filmde iyice kanaat getirdim; Koreliler bizim iğrenç bulduğumuz baĞzı şeylere katıla katıla gülüyor olacak ki böyle muazzam bir aşk hikayesinin arasına iğrençlikler serpiştiriverebiliyorlar.
Filmin konusu(Kısaca.); Film Ji Hye'nin annesi Ju Hee'nin eski mektuplarını okumasıyla başlıyor. Derken bir gecmiş bir gelecek analı kızlı iki aşk hikâyesini izleyiveriyoruz.

DİKKAT! BU KISIM SPOILER İÇERİR.

Film ile ilgili tek eleştirimi yukarıda belirttim zaten o yüzden o konuya deginmeyecegim. 
Filmin başrol oyuncusu Son Ye Jin'e yine bayıldım. Sen ne güzel bir kadınsın demeden edemedim. Hem anneyi hem de kızını başarıyla canlandırmış.
Filmin erkek başrolü Cho Seung Woo'ya değinmeden edemeyeceğim. Filmin başından sonuna kadar adamın gözlerine kitlendim resmen! Bir insan rol yaparken nasıl bu kadar samimi bakar? Bir ağlaması var (ki ağlayan erkekten nefret ederim.) Onunla oturup ağlayasınız geliyor(Bu konuda Son Ye Jin de bir hayli yetenekli.) Adam gülüyor siz de gülüyorsunuz. 
Filmi izlerken ben bu gözleri ilk defa izlemedim kesinlikle bir kere daha izlemiştim deyip soluğu Asianwiki'de aldım. Evet, bu gözler yanılmaz. Kendisini Inside Man'de izlemişim. Üstelik Inside Man'i izlerken " Bu adam ne güzel bakıyor, ne güzel gülüyor ya! Demiştim. 
Tabi ben adamin gözlerine takıldım ya film boyu, filmin sonunda kör olunca (Aha! spoiler'ın dibi oldu bu haha) nazarım değdi deyip kahrettim kendime hahah 
Film cidden adı gibi bir Klasik. İzlemenizi öneririm. Tabi bu türü seviyorsanız. 
Görüşmek üzere👋

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder